Pinobenidegotur
Browsing Category

MONTREALLER PİNO

Yaşamanın güç olduğu bir dünyadan uzağa, çocuklukta tadılmış bir huzura kaçmak gerekti. Hiç olmazsa bir süreliğine…

PINAR N’OOLDU?

· Taşındık, yerleştik, sildik, süpürdük derken beklenen gün geldi çattı... ·

Uzun zamandır hiçbir şey yazamadım ama demek ki geri dönüşüm bugüne kısmetmiş. Cem Yılmaz sağolsun, bir dönem adımı duyan hemen hemen herkes bir ‘Pınar nooldu?’ patlatır ve çok eğlenirdi…O gösterideki Pınar tribal buhranlar geçire dursun, ben ise sadece taşınma nedeniyle blogdan izinliydim.  Son yazdığım yazının üzerinden bir aydan fazla zaman geçti, benim üzerimden de kamyonlar….

BU PENCERENİN ÖNÜNDEN SON KEZ BİLDİRİYORUM: TAŞINMA VAKTİ…

· Sokağa attığımız ilk ürkek adımlardan, kendimizi evimizde gibi hissettiğimiz sağlam adımlara geçiş yaptığımız bir dönemi bu evle kapatıyoruz. ·

Montreal’de ikinci ayımız geride kaldı..Ay dönümlerine, yıldönümlerine bir şeyleri denk getirmeyi çok sevsem de, benden tamamen bağımsız şekilde buradaki kalıcı evimize yarın yani buradaki ikinci ayımızın bitiminde taşınacaktık. Ta ki belediye bizim binanın bulunduğu sokakta kanalizasyon çalışması yapmaya karar verene kadar. Haliyle taşınamadık. Taşınamadık ama boş da durmadık. Pinobenidegötür bu hafta Washington D.C. yolcusu. Düğünümüz…

Montreal’de geçen üçüncü haftanın sonunda…

· Yeni dil, yeni ev, hayatımıza giren yeni oyun ablaları, yeni tedavi, yeni ve tatsız tuzsuz beslenme düzeni ile ortaya karışık bir yeni yazı... ·

Üç haftayı geride bıraktık ve sular duruldu. Üç haftanın sonunda blog benim ilkokuldaki günlüğüme dönmeye başladı hafiften ama şimdilik ancak bu kadar. Kanada’ya ve özellikle Quebec Bölgesi’ne yerleşmeyi düşünenler için bu blogdaki tek fayda sanırım ‘aaa bir Türk aile varmış’ noktasından öteye uzun bir süre geçemeyecek ama o da az buz bir motivasyon değil, inanın…

TAM ZAMANLI ANNENİN PAZARTESİ SENDROMU: O GÜZELİM HAYATI TERK EDİP KANADA’YA YERLEŞTİM

· Artık yeni ofisim evim ve yeni varoluş sebebim de tam zamanlı anneliğim. Oysa kendimi bildim bileli içinde ev geçen konularda hiç iyi değilim. ·

Son yazının tanıdık tanımadık bir çok kişiyi ağlatmasının ardından, yeni yazıda haftanın ilk günü Pazartesi sendromu yaşayan yüreklere su serpeyim ve tam zamanlı anneliğimin sendromunu sizlerle paylaşayım istedim. Yılbaşına yakındı, 12 senedir durmak bilmeksizin yaptığım beyaz yakalılığa bir son verdim. Ankara’da okurken ve hatta büyürken hayalini kurduğum bir çok şeyi gerçekleştirebilmiş, hedeflerimin çoğuna ulaşabilmiş halde…

KANADA’DA MODA SENİ YAŞATANI GİYMEKMİŞ

· İlk günün sonunda moda Kanadaʼya uğramamış diye düşünürken, zamanla soğukla haşır neşir ola ola anladım ki, Kanadaʼda moda seni yaşatanı giymekmiş... ·

Alıştınız mı? Yerleştiniz mi? Nasılsınız Pınarcım? Geçenlerde vedalaşamadığım bir arkadaşım yazmış, sağolsun, arkandan su dökenin uğurlayanın boldu, ben yetişemedim ama içim rahat demiş…
 Gerçekten de ‘ne iyisiniz, varolunʼ… Geldik geleli teker teker kimselere dönecek vakit olmadı ama herkesin yazdığını mutlaka okudum, gönülden bir teşekkür ettim ve Atlasʼtan bulduğum ilk fırsatta bizzat teşekkür etmek üzere sıraya…

HOŞÇAKALIN,
AKLIMA GETİRMEMEYE ÇALIŞSAM DA,
ÇOK ÖZLEYECEĞİM…

Gün bugündür, biz gidiyoruz. Sanılanın aksine ‘bu memlekette artık yaşanmaz’ diye ‘kaçıyoruz’ diyen gruptan değiliz. Biz iş icabı gidiyoruz. Evet başından beri bir gün gitmeyi planlıyorduk ama şimdi planladığımızdan daha da erken gidiyoruz. Şu bitmek bilmeyen banliyö hattının ihale edildiği şirket işini taşere ettiği için, ‘ben kaçar’ diye Facebook’ta post yapan arkadaşlarımıza eklemlenerek biz de…